Gayrimenkul piyasasında yaşanan fiyat artışları, hem ev sahiplerini hem de yatırımcıları hayal kırıklığına uğratabilir. Uzmanlar, gerçekçi fiyatlandırma yapılmayan mülklerin uzun vadede değer kazandırmayacağını vurguluyor.
Ev Sahipleri ve Yatırımcılar Dikkat: Fiyat Gerçek Dışıysa Kazanç Hayal Olabilir
Türkiye’de son yıllarda hızla yükselen konut fiyatları, özellikle yatırım amacıyla gayrimenkul alanların dikkatini çekmeye devam ediyor. Ancak gayrimenkul uzmanları, piyasada gözlenen aşırı fiyatlandırma eğiliminin, uzun vadeli kazanç hedeflerini riske attığı uyarısında bulunuyor. Ev sahipleri tarafından piyasa koşullarına uygun olmayan rakamlarla satışa çıkarılan mülklerin satış süreci uzuyor, değer artışı beklentisi ise boşa çıkabiliyor.
Artan maliyetlerin ve yüksek kredi faizlerinin etkisiyle birçok bölgedeki fiyatlar nominal olarak yükselse de, talep tarafının alım gücü aynı oranda artmıyor. Bu durum, “ne satıcı satabiliyor, ne alıcı alabiliyor” şeklinde özetleniyor.
Gerçek Değerin Üzerinde Fiyat Biçen Kaybediyor
Uzmanlar, bir mülkün değer kazanabilmesi için doğru lokasyon, doğru zamanlama ve gerçekçi fiyatlandırma üçlüsünün bir arada olması gerektiğini belirtiyor. Ancak bazı ev sahiplerinin, özellikle sosyal medya veya ilan sitelerinde gördükleri yüksek fiyatlara bakarak kendi evlerini olduğundan daha yüksek bedelle satılığa çıkarmaları, piyasada ciddi dengesizliklere yol açıyor.
Emlak danışmanlarına göre, fahiş fiyatlarla ilana çıkan konutlarda:
- Satış süresi ortalamanın iki katına çıkıyor
- Pazarlık marjı yüzde 30’a kadar genişliyor
- Yatırım geri dönüş süresi uzuyor
- Alıcı gözünde mülk cazibesini kaybediyor
Bu da hem bireysel yatırımcılar hem de mülk sahipleri için değer kaybı riskini beraberinde getiriyor.
Yatırımcılar Temkinli, Alıcılar Beklemede
Gayrimenkul piyasasında bir süredir yaşanan fiyat-erişim dengesizliği, alıcı tarafında temkinli bir bekleyişe neden olmuş durumda. Yüksek kredi faizleri ve ekonomik belirsizlikler, yatırım kararlarını öteliyor. Ev almak isteyenler, fiyatların gerçekçi seviyelere inmesini beklerken; satıcılar ise mülklerinin hâlâ değer kazandığını varsayarak indirime yanaşmıyor.
Uzmanlara göre, bu durum piyasada yapay bir tıkanıklık oluşturuyor. Özellikle büyük şehirlerde bu dengesizlik daha da belirginleşiyor. Yatırımcılar, satmak istedikleri mülklerin likiditeye dönme süresinin uzamasından şikayetçi.
Değer Artışı İçin Ne Gerekli?
Emlak sektörü uzmanları, mülk sahiplerinin mülklerini değer kazandıran bir yatırım aracına dönüştürmek için bazı temel kurallara uyması gerektiğini ifade ediyor. Bu kurallar şunları içeriyor:
- Emlak danışmanı rehberliğinde piyasa analizi yapmak
- Bölgedeki reel satış verilerine göre fiyat belirlemek
- Mülkün bakım ve onarımını tamamlayarak sunuma hazır hale getirmek
- Gelişmekte olan bölgeler yerine oturmuş lokasyonlara yönelmek
- Kısa vadeli kazanç yerine uzun vadeli değer artışına odaklanmak
Bu kriterler çerçevesinde hareket eden mülk sahipleri, piyasadaki dalgalanmalara rağmen daha sürdürülebilir bir değer artışı elde edebiliyor.
Uzman Görüşleri: Balon Oluşumu Tehlikesi Var
Ekonomistler ve gayrimenkul analistleri, özellikle bazı bölgelerde gözlenen aşırı değerleme eğiliminin, gayrimenkul balonu riski oluşturduğunu vurguluyor. Gerçek talep ve ödeme gücüne dayanmayan fiyatların, piyasa üzerinde baskı yarattığını belirten uzmanlar, yatırımcıları uyarıyor:
“Yalnızca beklentiyle fiyat şişiren sistemler bir noktada patlar. Gerçek alıcının olmadığı bir piyasada fiyat artışları sürdürülemez.”
Yeni Düzenlemeler ve Kamusal Müdahaleler Gündemde
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Ticaret Bakanlığı’nın, konut piyasasında fiyat denetimi ve ilan kontrolü konusunda yeni düzenlemeler üzerinde çalıştığı biliniyor. Dijital ilan platformlarında gerçeği yansıtmayan rakamların önüne geçilmesi, bu süreçte önemli bir adım olarak görülüyor.
Ayrıca Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü ve emlak ofisleri aracılığıyla yapılacak değerleme uygulamalarının, fiyat şeffaflığını artırması bekleniyor. Bu sayede hem ev sahipleri hem de alıcılar daha sağlıklı bir piyasa ortamında işlem gerçekleştirebilecek.
Tüm bu gelişmeler, konut yatırımı yapan ya da yapmayı planlayan vatandaşlar için “gerçek değer” kavramının ne kadar kritik olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Gerçekçi fiyatlandırma yapılmadığı sürece, mülklerin değer kazanması mümkün olmayabiliyor.
ChatGPT’ye sor
