Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB), düşük bedelle tapu işlemi yapanlara yönelik yeni bir “beyana çağrı” süreci başlattı. Gerçek satış bedelini gizleyerek harçtan kaçınanlara, cezalı ödeme tebligatları gönderilmeye başlandı. Peki kimler bu süreçten etkileniyor?
Gerçek Değerden Düşük Beyan Edenler Radar Altında
Gelir İdaresi Başkanlığı, son dönemde tapuda yapılan satış işlemlerinde gerçek bedelin altında beyan edilen konut ve arsa satışlarını mercek altına aldı. “Beyana davet” adını taşıyan uygulama çerçevesinde, GİB yüz binlerce kişiye mektup göndererek, eksik beyan edilen tapu harçları için cezalı ödeme süreci başlattı.
Bu kapsamda vatandaşlara gönderilen yazılarda, satışı yapılan taşınmazın beyan edilen değeri ile piyasa rayici karşılaştırılıyor. Eğer arada ciddi bir fark varsa, mülk sahibi ek beyan vermeye çağrılıyor.
Beyana Çağrı Süreci Nasıl İşliyor?
Vergi idaresi, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, belediyeler ve çeşitli dijital ilan platformları üzerinden elde ettiği verileri karşılaştırmalı analiz yöntemiyle değerlendiriyor. Eğer tapuda gösterilen bedel, bölgedeki ortalama satış değerinin altında kalıyorsa:
- Mülk sahibine yazılı tebligat gönderiliyor.
- Satışın gerçek bedel üzerinden yeniden beyan edilmesi isteniyor.
- Gecikme faizi ile birlikte tapu harcı tahsil ediliyor.
- Eğer beyan yapılmazsa vergi ziyaı cezası uygulanıyor.
Yetkililer, bu sürecin ceza kesme değil, öncelikle vatandaşın hatasını düzeltme şansı bulması için uygulandığını belirtiyor.
Tapu Harcı Nedir ve Nasıl Hesaplanır?
Tapu harcı, alıcı ve satıcının satış bedeli üzerinden ayrı ayrı ödemesi gereken vergidir. 2024 itibarıyla bu oran %2 alıcı, %2 satıcı olmak üzere toplamda %4 olarak uygulanmaktadır.
Gerçek satış bedeli 2 milyon TL olan bir taşınmaz için, toplamda 80 bin TL tapu harcı ödenmesi gerekirken, bu bedelin 1 milyon TL olarak beyan edilmesi durumunda yalnızca 40 bin TL ödenmektedir. Bu fark vergi kaybı oluşturduğu için GİB’in dikkatini çekmektedir.
Sistem Otomatik Alarm Veriyor
GİB’in kullandığı yeni dijital denetim mekanizmaları sayesinde, ilan sitelerindeki fiyatlar ile tapu kayıtları karşılaştırılabiliyor. Özellikle E-Devlet, Web Tapu ve belediye emlak vergisi sistemleri entegre çalıştığı için, veriler hızla analiz edilebiliyor.
Bu sistem sayesinde:
- Sahte satış bedeli gösterimi
- Aile içi satış gibi düşük bedelli işlemler
- Hisseli devirler ve muvazaalı işlemler
anında tespit edilebiliyor. Böylece yalnızca beyana dayalı değil, veri temelli denetim dönemi başlamış oluyor.
GİB Uyarıyor: Ceza Gelmeden Düzeltme Yapın
Yetkililer, vatandaşların kendilerine gönderilen “beyana çağrı” yazılarını dikkate almasını ve belirtilen süre içinde gerçek satış değerini beyan ederek eksik ödemeleri tamamlamasını öneriyor. Aksi takdirde:
- Vergi ziyaı cezası (bir katı kadar)
- Gecikme zammı
- Denetim sonucu oluşacak idari yaptırımlar
uygulanıyor. Ayrıca Maliye’nin bu kayıtları 5 yıl süreyle sakladığı, dolayısıyla geçmiş yıllara yönelik inceleme riskinin de bulunduğu vurgulanıyor.
Kimler Bu Süreçten Etkileniyor?
“Beyana çağrı” süreci sadece konut ve arsa satışı yapanları değil, aynı zamanda:
- Hisseli satış gerçekleştirenleri
- Kâr amacı güderek birden fazla taşınmaz satanları
- Tapuda düşük değer gösterip noter huzurunda ek ödeme alanları
- Alım-satımı muvazaalı şekilde düzenleyenleri
de kapsıyor. Bu nedenle tüm tarafların dikkatli davranması gerekiyor.
Uzmanlar Uyarıyor: Düşük Bedel Gösterimi Risklidir
Vergi uzmanları, tapu işlemlerinde gerçek bedelin beyan edilmesinin hem yasal hem de ekonomik açıdan en sağlıklı yol olduğunu vurguluyor. Düşük bedelle yapılan satışlarda:
- Sonraki satışta değer artışı nedeniyle yüksek vergi ödenebilir.
- Alıcı, düşük bedelle aldığı konutu sigortalarken mağdur olabilir.
- Tapu iptal davalarında usulsüzlük gerekçesi doğabilir.
- Yüksek vergi cezalarıyla karşılaşmak mümkün olur.
İstersen bu haber için süreç akışını gösteren bir infografik, sosyal medya uyarı postu ya da uzman görüşü kutucuğu da hazırlayabilirim.