Türkiye genelinde gayrimenkul piyasasında dikkat çekici bir hareketlilik yaşanıyor. Son dönemde hem kiralık hem de satılık ev ilanlarında belirgin bir artış gözlenirken, reel fiyatlarda düşüş eğilimi dikkat çekiyor. Uzmanlar, bu durumun arz-talep dengesi ve ekonomik koşullarla ilişkili olduğunu belirtiyor.
İlan Sayılarında Artış
Emlak platformlarından alınan verilere göre, kiralık ve satılık konut ilanlarının sayısı geçen yıla göre yüzde 25’in üzerinde artış gösterdi. Özellikle büyükşehirlerde, pandeminin etkilerinin azalması ve taşınma hareketliliğinin artmasıyla birlikte piyasada arz fazlası oluşmaya başladı. Bu durum, konut fiyatlarının reel anlamda gerilemesine neden oldu.
Reel Fiyatlardaki Düşüş
Nominal olarak konut fiyatları artışını sürdürse de enflasyon ve alım gücündeki düşüş göz önüne alındığında, reel fiyatlarda gerileme yaşanıyor. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Konut Fiyat Endeksi’ne göre, konut fiyatları yıllık bazda yüzde 100’e yakın artış gösterse de enflasyon etkisi çıkarıldığında reel değerlerin gerilediği görülüyor.
Bu durum, özellikle yatırım amaçlı konut almayı düşünenler için fırsat olarak değerlendiriliyor. Ancak, ilk kez ev alacaklar için yüksek kredi faiz oranları nedeniyle finansmana erişim zorlaşmış durumda.
Kiralık Piyasasında Durum
Kiralık konut piyasasında da benzer bir durum söz konusu. İlan sayısındaki artış, kiralarda istenen fiyatların belirli bölgelerde düşmesine yol açtı. Ancak, bu düşüş özellikle İstanbul gibi yoğun talebin olduğu bölgelerde sınırlı kaldı. Bazı uzmanlar, kiraların yükseliş hızının yavaşlamasının dahi piyasada bir dengelenme işareti olduğunu belirtiyor.
Uzman Görüşleri
Gayrimenkul sektöründeki bu değişimin, arzın artması ve ekonomik koşulların etkisiyle ortaya çıktığı ifade ediliyor. İnşaat maliyetlerindeki artışa rağmen talepteki durağanlık, fiyatların dengelenmesine katkı sağlıyor. Ayrıca, dövizdeki hareketlilik ve yüksek faiz oranları da hem satılık hem de kiralık piyasasında fiyatları baskılayan unsurlar arasında yer alıyor.
Genel Değerlendirme
Kiralık ve satılık konut piyasasındaki ilan artışı ve reel fiyatlardaki düşüş, hem alıcılar hem de kiracılar için yeni fırsatlar sunuyor. Ancak, finansman maliyetlerinin yüksekliği ve alım gücündeki gerileme, piyasanın tam anlamıyla canlanmasını engelliyor. Önümüzdeki dönemde ekonomik koşullar ve kredi politikalarının piyasayı daha da şekillendireceği öngörülüyor.